Türkiye Petrolleri Anonim Paydaşlığı (TPAO) Genel Müdürü Melih Han Alım, Karadeniz gazını mart ayında kullanıma sunma çalışmalarında bir aksaklık olmadığını belirterek, “Çalışmaların son etabına yaklaştık.” dedi.
TPAO Genel Müdürü Alım, AA muhabirine, denizde, deniz iletim çizgilerinde, deniz tabanında ve kara üretim tesislerinde yürütülen çalışmaların süratle devam ettiğini söyledi.
Karadeniz gazını Mart 2023’te kullanıma sunma amacı için ağır çaba içerisinde olduklarını vurgulayan Alım, “Şu anda planlanan çalışmalarda bir aksaklık yok. Çalışmaların son etabına yaklaştık. En son tesisin devreye alınmasıyla ilgili işlev testleri etap kademe uygulanıyor.” diye konuştu.
Akdeniz’de bir iş planlarının olduğunu lisana getiren Alım, “Bir sonraki maksadımızı Taşucu’nda keşif olup olmaması sonucuna nazaran planlayacağız lakin şu anda şimdi Taşucu ile alakalı bir şey söylemek için erken. Amaç derinliğe şimdi girmedik. Sondajımız devam ediyor.” sözlerini kullandı.
“Arama çalışmalarımız ağır bir biçimde devam ediyor”
Bilgin, TPAO’nun ham petrolde de gerek üretim gerek rezerv ekleme manasında son yıllarda kıymetli başarılara imza attığından bahsederek, şöyle devam etti:
“(Gabar Dağı’ndaki petrol üretim çalışmaları) Bu çalışmalar şehidimizin ismiyle, rahmetiyle gelişmiş olan Esma Çevik alanında kendini gösteriyor. Yeni Esma Çevik alanları bulunması ya da Esma Çevik’in etrafındaki emsal yapıların kazılmasıyla birlikte buradaki çalışmalarımızı da ağırlaştırıyoruz. Orada da aslında yeni arama kuyusu amaçlarımız var. Arama çalışmalarımız ağır bir halde devam ediyor. Hem Esma Çevik alanını geliştirmek hem de etrafındaki potansiyeli aramak için Gabar-1, Gabar-2 kuyuları, yeni arama kuyularıyla bir arada bölgede varız.”
Türkiye’nin gerek ham petrolde gerek doğal gazda büyük bir güç gereksinimi içerisinde olduğuna işaret eden Alım, “Üretimimizin tüketimimizi karşılama oranı ham petrolde yüzde 10’larda, doğal gazda ise yüzde 1’lerin altında. Hasebiyle büyük bir açığımız var. Doğal gazdaki açığımız daha büyük ve bariz bir halde ortada. Türkiye’nin aslında güç girdileriyle, güç girdilerine ödediği maliyetlerle bir arada, ayağındaki prangalardan yeni keşiflerle birlikte kurtulabilme imkanı var. Türkiye’nin güç bağımsızlığına giden yolda biz gayretlerimizi ağırlaştırdık, uğraşlarımıza devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Bilgin, Filyos Doğal Gaz Sürece Tesisi’nin Avrupa’nın en büyük gaz sürece tesislerinden biri olduğunu, 7/24 saat çalışarak 10 ay üzere kısa bir müddette yüzey tesisinin bu hale getirildiğini, birçok sistemin devreye alındığını, artık üstyapının son süreçlerinin yürütüldüğünü söyledi.
“Türkiye’nin en büyük doğal gaz sürece tesisi çok yakında devreye alınacak”
Filyos Doğal Gaz Sürece Tesisi’nde Türk teknisyen ve mühendislerinin çok ağır emeği olduğuna değinen Alım, şunları kaydetti:
“Dolayısıyla sanayi açısından da bir birinci olacak. Türkiye’nin en büyük doğal gaz sürece tesisi çok yakın bir süreçte inşallah devreye alınacak. Bu süreci aslında Türk mühendisi ve teknisyenleri beraberce hazırlamış olacağız. Burada çok kıymetli bir bilgi birikimi, kıymetli bir endüstriyel deneyim kazanılmış ve ulusallaşmış durumda. Bu arkadaşlarımızı aslında projenin ilerleyen safhalarında da kıymetlendirme imkanımız olabileceği üzere burada elde ettiğimiz birikimle bir arada yurt dışında kimi öteki işler yapma bahtımız da var.”
Bilgin, bu tarafta dünyanın değişik petrol şirketlerinden, bölgelerden talepler aldıklarını, Malezya’dan Brezilya’ya kadar uzanan, muvaffakiyet hikayelerinin sonucunda kendilerine ilgi duyan, kendileriyle çalışmak isteyen kümelerin, firmaların, devletlerin olduğunu kelamlarına ekledi.
